![]() |
#1 |
Osmanlı Arşiv Belgeleriyle Ermeni Sorunu
Osmanlı Arşiv Belgeleriyle Ermeni Sorunu
Bu konuda Osmanlı İmparatoluğu'nun Ermeniler hakkında tuttuğu arşiv belgelerini paylaşacağım . Konuyu üç ana başlık altında toplayabiliriz : -ERMENİLER TARAFINDAN YAPILAN KATLİAM BELGELERİ (1914-1921) -OSMANLI BELGELERİNDE ERMENİLER (1915-1920) -FRANSA-ERMENİ İLİŞKİLERİ ERMENİLER TARAFINDAN YAPILAN KATLİAM BELGELERİ (1914-1921) - 1 - KARS VE ARDAHAN HAVALİSİNDE MÜSLÜMANLARA VE ESİRLERE YAPILAN SOYKIRIM Kars ve Ardahan havalisinde soykırıma uğrayan Müslümanların sayısının 30.000'e vardığı, muhafazası Ermenilere verilen Osmanlı esirlerinin çok kötü muamele gördükleri ve tüfek dipçikleriyle öldürüldükleri; Osmanlı ordusu içinde bulunan Ermeni ve Rumların kasden esir düşerek Ruslara bilgi sızdırdıkları, Kafkasya Ermenilerinin de önce Osmanlılara esir düştükleri ve sonra kaçarak öğrendiklerini Ruslara bildirdiklerine dair. Massacre of prisoners and Muslim population in the nighborhood of Kars and Ardahan. The number of Muslims committed to the guards of Armenians and massacred by them after being inflicted physical pains upon and struck by the butt of rifles reached 30.000; the Armenians serving in the Ottoman army were deserting and deliberately surrendering to Russians to disclose informations about the said army; Armenians from the Caucasus were first allowing to be taken prisoners by the Ottomans and afterwards evading and delivering to the Russians the intelligence they gathered. 19 R. 1333 (6. III. 1915) Bâb-ı Âlî Hâriciye Nezâreti Umûr-ı Siyâsiyye Müdîriyet-i Umûmiyyesi Mühimme Kalemi Kayıt Numarası: 90 Fî 21 Şubat sene [1]330 Hulâsa: Kafkasya'daki İslâmlara ve üserâya mezâlim Dâhiliye Nezâret-i Celîlesine Kars ve Ardahan havâlîsinde hükûmetin tahrîkiyle bi'l-hâssa Ermeniler tarafından itlâf edilen Müslüman erkeklerin adedi otuz bine vardığı ve hânelerinin ihrâk edildiği ve karlı ve buzlu dağlara dökülen bî-çâre kadın ve çocukların hâli dilhırâş bulunduğu ve muhâfazası Ermenilere verilen Osmanlı üserâsının bunlar tarafından envâ‘-i sû-i mu‘âmelâta ma‘rûz kaldıkları ve tüfenk dipçiğiyle döğülerek itlâf edildikleri mevsûkân istihbâr kılındığı ve Ruslarla temâsda bulunan asâkir-i Osmaniyye miyânında Rum ve Ermenilerin bulunmasını Kafkasya'daki hayırhâhlarımızın tenkîd etmekte oldukları ve rivâyet olunduğuna göre bunların bi'l- iltizâm esîr düşdüklerini ve Kafkasya Ermenilerinden bir kısmının da amden bize esîr düşerek ve sonra kaçarak öğrendiklerini Ruslara söylediklerini binâ’en alâ-zâlik bu bâbda ihtiyât edilmesi Tahran Sefâreti'nden bildirilmişdir. Harbiye Nezâret-i Celîlesi'ne teblîğ-i keyfiyyet olundu. Üserâmıza hüsn-i mu‘âmele edilmesi esbâbının istihsâli zımnında İtalya Sefâreti nezdinde mükerreren teşebbüsât-ı kaviyye icrâ olunmuş ve aksi takdîrde Rus esirlerine karşı tedâbir-i şedîde ittihâz olunacağı bildirilmişdir, efendim. BOA. HR. SYS. 2878/1, Belge no: 2 orjinal belge resimleri : (IMG:http://img405.imageshack.us/img405/2176/resim14em.th.jpg) (IMG:http://img405.imageshack.us/img405/1928/resim22hs.th.jpg) – 2 – ERMENİ ÇETELERİ İLE RUSLARIN MÜSLÜMANLARA VE MUSEVİLERE YAPTIKLARI SOYKIRIM Rusların Ermeni çeteleriyle birlikte Hasankala'dan hudûd-ı asliyyeye sürüldüklerinde beraberlerinde götürdükleri iki bin islâm ahalisinden bir kısmını öldürüp bir kısmını ülke içlerine sevkettikleri, Erzurum'da dokuz kişiyi idam edip on dört yaşına kadar olan erkek nüfusu meçhul yerlere gönderdikleri; Pekreç nahiyesinde Ermenilerden oluşan bir mahkemenin üç-dört yüz kişiyi astığı, Aşkale, Tercan, Ilıca, Tavuskerd ve Artvin cihetlerinde İslâm namına birşey bırakmadıkları, Van'da Ermenilerin iki yüz kadar kadın ve çoçuğu öldürüp Mahfuran Deresi'nde sekiz-on bin Müslümanı katlettikleri, Narman hududunda Hot karyesi ahalisinin mitralyözlerle tamamen imha edildiği, Bitlis'in Çukur nahiyesindeki Morh-i Süflâ muhacirlerinin çoğunun kılıçtan geçirildiği, Ergani, Cinis, Pezentan ve Semerşeyh karyelerinin ahalisiyle birlikte yakıldığı; Kürt Bedirhani Kamil'in şarlatanlığı sebebiyle Bitlis'e yakın bir yere yerleştirilen pek çok köy ahalisinin açlıktan öldüğü, ağır hasta çoçukların Bitlis Hastahanesi'nde vahşice öldürüldüğü, Balekan karyesinde katledilenlerin cesetlerinin köpeklere yedirildiği, Çukur'da esir edilen kadın ve kızlara tecavüz edilip ihtiyarların yakıldığı, çocukların süngüyle öldürüldüğü vesâir katliama dair Erzurum, Bitlis ve Mamuretülaziz vilayetlerinden gelen telgraf sûretleri. Massacres of Muslims and Jews by Armenians and Russian bandits While Russians together with Armenian bandits were forced back from Hasankala to their own frontiers, they killed a part of the two thousand muslim folk they took away and drove the remaining to an unknown destination in the inland; in Erzerum the Russians and the said bandits executed nine people and sent the whole male population above forteen years to no one knows destination; in the sub-district of Pekreç a self appointed Armenian tribunal sentenced some three-four hundred people to the gallows and hanged them; in the surroundings of Aşkale, Tercan, Ilıca, Tavuskerd and Arvin no one muslim was left alive; in Van Armenians after having killed about two hundred women and children, massacred eight to ten thousand muslim people in the valley of Mahfuran; the population of the village Hot on the boundary of Narman were entirely exterminated with machine-guns; the majority of immigrants living in Marhi Sufla of the subdistrict of Çukur attached to Bitlis were put to the sword; the entire villages of Cinis, Pezantan, Ergani and Şemerşeyh with all of their inhabitants were burnt up and due to the pretentious ignorance of the Kurdish Bedirhani Kamil many villages’ inhabitants settled in the vicinity of Bitlis perished from starvation; seriously ill children cared of in Bitlis Hospital were savagely slain; in the village of Balıkan Corpses were thrown to the dogs to feed on; Çukur women and girls were raped and old people burnt, small children were bayoneted and many other massacres committed; all these facts are stated in copies of dıspatches sent by the governorships of Erzurum, Bitlis and Mamuretülaziz. 21 B. 1334 (24. V. 1916) Bâb-ı Âlî Dâhiliye Nezâreti Emniyyet-i Umûmiyye Müdîriyeti Erzurum Vilâyeti'nden alınan 10 Mayıs sene [1]332 târîhli telgrafnâmenin sûretidir. C. [cevab] 8 Mayıs sene [1]332. Rusların işgâl eyledikleri yerlerde İslâm ahâlî hakkında yapdıkları mezâlim büyük bir târîh teşkîl eder. Geçen sene Rusların Hasankala hattından hudûd-ı asliyyeye tard ve teb‘îdi üzerine Pasinler ahâlîsinden iki binden ziyâde ahâlî-i İslâmiyyeyi berâber getirerek bir kısmını itlâf, diğer kısmını dâhile sevketmişlerdir. O zaman Salimli karyesine giren bir Ermeni çetesi, köyde ne kadar bâkir varsa ırzlarına tasallut etdikleri gibi kendilerine teslîm olmayan Reşid Bey'in gelini[ni] katl ve kâ’imvâlidesini cerheylemişlerdir. Garb ordusu[nun], Yüzveren köylerinde elli üç İslâm cenâzesi götürdüğünü Köprü köyünden 19 Kânûn-ı Evvel sene [1]331 târîhinde arzetmiş idim. Bu sene Erzurumun sukûtundan sonra, Rusların işgâl etdikleri yerlerde yapdıkları kıtâl ve i‘tisâf geçen seneden pek fazladır. Erzurum şehrinde dokuz kişiyi i‘dâm ve on dört yaşına kadar bütün nüfûs-ı zükûru muhtelif ve mechûl istikâmetlere sevketmişlerdir. Erzurum'dan, Aşkala'dan ve ahîren Tercan'dan firâr edip gelebilen Reşid Bey ve rüfekâsının verdikleri îzâhâta göre Kazak ve Ermeni çetelerinden mürekkeb müfrezelerin Aşkala, Ilıca, Tercan kazâlarında mal nâmına ne gördülerse kâmilen gasb ve gerilere sevkeylemekde bulundukları ve Hovik karyesiyle Pekeriç nâhiyesinde, başda imâm olduğu hâlde yüzü mütecâviz İslâmı çoluk çocukları önünde katl ve pek çok muhadderât-ı İslâmiyyeye tasallut etdikleri ve Rusların pîşdâr kuvvetlerinin Ermeni bakâyâ süvârîlerinden ibâret bulunduğu anlaşılmışdır. Ruslar Erzurum'da bütün câmi‘lerdeki halıları toplamış ve geriye sevketmişdir. Geçen sene taht-ı işgâlimizde iken terkolunan Tavuskerd ve Artvin cihetlerinden kaçanların ifâdesine göre, Ruslar orada İslâm nâmına birşey bırakmamışlardır. Pekeriç nâhiyesinde Ermenilerin teşkîl ve mahkeme tesmiye etdikleri hey’et-i zâlimenin verdiği karârla Tercan ve civâr kurâsında kalan ileri gelenlerden üç-dört yüz kişi i‘dâm edilmişdir. Bunların esâmîsini yakında arzederim. Erzurum vilâyetinde elli binden fazla mevâşî ve üç yüz bin koyun Ruslar tarafından alınmış ve ahâlî-i İslâmiyye yedinde çift hayvânâtı bile bırakmamışlardır. Ermenilerin en büyük mezâlimi Van'da cereyân etmişdir. Vanın sukûtu ihtimâliyle on dört kayığa irkâben Tatvan iskelesine sevkedilen bin iki yüz kadın ve çocukdan, ancak yedi yüzü Bitlis'e vâsıl olmuş, muhâlefet-i havâdan dolayı Erciş önüne düşen yedi kayıkdan üçü Ermeniler tarafından batırılmışdır. Diğer kayıklara karşı dört sâ‘at devam eden yaylım ateşi üzerine, elliyi mütecâviz kadın ve çocuk şehîd olmuş ve bu miyânda Erzurumlu Ârif Efendi ile iki polis, bütün efrâd-ı â’ileleriyle şehîd düşmüşlerdir. Van'dan Norduz tarîkıyla Bitlis'in Pervari kazâsına kaçmak isteyen sekiz-on bin Müslüman, Mamhuran [Mahfuran] deresinde kâmilen katli‘âm edilmişlerdir. Bunlar içerisinde kurtulabilen Van Ma‘ârif Müdîri Şerif Bey bu ahvâle şâhiddir. Adana Vâlîsi Cevdet Bey o zaman Halil Bey müfrezesiyle binlerce kadın, çocuk cesedi görmüşlerdir. Ordunun lutf-ı hakla ahd-i karîbde ilerilemesi üzerine Rus ve Ermenilerin yapdıkları fecî‘alar tamamen görülecek ve tafsîlâtı arzedilecekdir. Bâb-ı Âlî Dâhiliye Nezâreti Emniyyet-i Umûmiyye Müdîriyeti Bitlis Vilâyeti'nden alınan 11 Mayıs sene [1]332 târîhli telgrafnâmenin sûretidir. C. [cevab] 9 Mayıs sene [1]331 1- Hudûd köylerinde ta‘arruz-ı nâgehânî ile bidâyet-i harbde kalan kırk bini mütecâviz ahâlî-i İslâmiyye cins ve sinn tefrîk edilmeyerek nâmûslarına ta‘arruz ile imhâ edildikleri, kaçabilen pek az efrâdın ifâdeleriyle sâbitdir. 2- Narman hudûdunda Rusya'nın Hot karyesi ahâlîsini mitralyözlerle kâmilen imhâ edip bazı hânelerden tek tük kadın ve erkek olarak kurtulanlar Erzincan'ın Mitini karyesinde iskân edilmişler. Hot'a civâr köylerin de aynı ta‘arruza hedef olduklarını ifâde ediyorlar. Ruslar İslâm tebe‘alarına ta‘arruzla harbe başlıyorlar. 3- Üç yüz otuz bir Şubatı'nın üçünde Bitlis'e mülhak Çukur nâhiyesinin Morh-i Süflâ muhâcirîni Bitlis'e gelirken Kazak askeri tarafından muhâsara ile oraya civâr mahalde bulunan askerlerimizin muvâcehesinde kılınçdan geçirilmişlerdir ki, ancak üç yüz kadın kurtulabilmişlerdir. [4]- Van'ın Şatak köylerinde kalan İslâm ahâlînin bu son günlerde katli‘âm edildiği haber alınarak Ergani, Cinis karyelerinin nüfûslarıyla birlikde Ermeni ve Ruslar tarafından ihrâk edildiği Mekteb Müdîri Mutîullah Bey'in tahkîkâtıyla sâbit olmuşdur. Hoşablı Bahri Bey nezdine o havâlî muhâcirîninden gönderilen câsûslar da bu katli‘âmı te’yîd etmişlerdir. Arâzînin hâlî kalmasından ve erzâksızlıkdan müte’essir olan Rus kumandanı, Van'da on iki Ermeniyi i‘dâm ve iştirâk eden Rus efrâdını tecziye ile Hoşâb'da kalan Kürdleri teskîne tevessül etmişlerdir. 5- Bitlis'de Kürdleri Ruslara ısındırmak denâ’etinde kullanılan Bedirhânî Kâmil'in Çukur'da, Gölbaşı, Ağaçur Kotni, Pan [Pav], Çapkis, Meşkan, Kakito, Müştak, Siz, Zurnaçur [Zirnaçur], Kisham, Morh-i Ulyâ, Müsürüp [Müsürü], Bizatum [Bizatun], Tahtalı-yı Boy[r]an, Muş'un Martektuk [Mongok] ve civâr köylerinin ihrâk ve ahâlîsinin Ermenilerle birlikde Ruslar tarafından imhâsını te’sîr-i nüfûzuna ve teşebbüsüne mâni‘ olduğu şarla[ta]nlığıyla Prens Şahofski ile Rus kumandanına bildirmesi üzerine ele geçen efrâdı Bitlis'e karîb bir köyde ikâmet etdirmişler ise de açlıkdan kısm-ı küllîsi telef olup bir kaçı Mutiki [Mutki]'ye firârla ahvâli söylemişlerdir. 6- Van'da pederi Yüzbaşı Selim Efendi ile vâlide ve akrabâlarına vukû‘ bulan ta‘arruz-ı şenî‘i, muhâcirîn arasında aylarla [aylarca] dolaşmış, nihâyet Şırnak dağlarında yalnız gezmekde iken getirilen jandarma kumandanının beslediği sekiz yaşındaki Mehmed, vekâyî‘-i fecî‘anın şâhid-i ma‘sûmudur. 7- Uzak yakın hiç bir akâribi olmadığından dolayı Bitlis Dârü'l-eytâmı'na toplatılan beş yüze karîb etfâlin biraz müdrik olanları ne kadar vekâyi‘in şâhididir. Bunların yetmişi Diyârbekir Dârü'l-eytâmı'na gönderilmişdi. Ağır hasta olan ma‘sûmların Bitlis Hastahânesi'nde vahşiyâne itlâf edildiği mervîdir. [8]- Muhâcirînin istîlâ edilen mahaller nüfûsunun üçde biri râddesinde[n] az olması, târîhinde bir misli daha görülmemiş katli‘âma ma‘rûz olmalarındandır ki, arâzî-i müstevliyenin ._ atılacak derecede hâlî bulunmasıyla müsbitdir. Şimdilik esîrlerin iştirâklerini ketm ile Ermenilerin cins ve sinn tefrîk etmeyerek Kürdleri imhâ etdikleri Siird'de ifâde olunmuşdur. Bu bâbda kumandanlık nezdinde ifâdât-ı mazbûtaları olacakdır. [9]- Kosor(?)'un Pezentan karyesi bir ferd kurtulmamak üzere şenâ‘atden sonra ihrâk edilmişlerdir. Bulanık'ın Semerşeyh karyesi ahâlîsi şenî‘ ef‘âlden sonra katli‘âm olunmuşlardır. Çukur'un Müsürü karyesi ahâlîsinden on beş nefer kesildikden sonra, parça parça olunmuşlardır. Baltan [Balekan] karyeli iki kişinin, Meşkan karyesi önünde şehîd edilerek na‘şları kelblere yedirilmişdir. Çukur'da esîr edilip sevkedilen yüz sekiz kişiden on üçü Bulanık yolu üzerinde itlâf edilirken, diğerleri muhâfızlara ta‘arruzla firâr etmişlerse de Bitlis'de ve Surih karyesinde genç kadın ve kızlara şenâ‘at icrâsıyla dâhile sevk, ihtiyarlar ihrâk, sıbyân süngü ile itlâf olunmuşlardır. 10- Van polis müdîr vekîli olup, Bitlis Serkomiseri Vefik Efendi'nin sûret-i şehâdetini, Komiser Mehmed Efendi'nin mecrûhiyetini, ma‘sûmînin katlini Bitlis'den firârında Deliktaş'daki ilticâgâhından gördüğünü yazan Siird Jandarma Tabur Kumandanı Muvaffak Beyin hâtırât-ı mufassalası pek fecî‘ vekâyî‘i hâkîdir ki, posta ile gönderilecekdir. 11- Diyarbekir'deki Bitlis komiser ve polislerinin o sırada çıkan ahâlîyi bildiklerinden fecâ‘ate dâ’ir meşhûdât-ı vâkı‘alarının tanzîm etdirilmesi menût-ı re’y-i sâmîleridir. Dâhiliye Nezâreti Emniyyet-i Umûmiyye Müdîriyeti Mamûretülazîz Vilâyeti'nden alınan 11 Mayıs sene [1]332 târîhli telgrafnâmenin sûretidir. C. [cevab] 8 Mayıs sene [1]332. Rusların Ermeni çeteleriyle birlikde Bitlis ve Muş ve civârında istîlâ eyledikleri sâ’ir mahallerde; kadınları ve çocukları katletmek, ırz ve nâmûsa tecâvüzde bulunmak gibi birçok fecâyi‘ ve şenâyi‘de bulundukları, zulm ve tecâvüzlerinden kurtulup da buralara can atmış olan muhâcirînin ifâde-i müdelleleleriyle mertebe-i sübûtdadır. Bu bâbda gerek mülhakât ve gerek merkezce muhâcirlerden müfredâtıyla alınacak ma‘lûmâtın ehemmiyetleri telgrafla ve diğerleri posta ile arzolunacakdır. BOA. HR. SYS. 2872/2, Belge no: 9-11, 17 orjinal belge resimleri : (IMG:http://img527.imageshack.us/img527/8628/resim18yo.th.jpg) (IMG:http://img527.imageshack.us/img527/5110/resim20yv.th.jpg) (IMG:http://img527.imageshack.us/img527/995/resim33ou.th.jpg) (IMG:http://img527.imageshack.us/img527/3514/resim48ok.th.jpg) – 3 – ERMENİLERLE RUSLARIN VAN'DAKİ MÜSLÜMAN AHALİYE YAPTIKLARI SOYKIRIM Rusların Van'ı işgali sırasında Ermenilerle birlikte Müslüman ahaliye yaptıkları soykırım ve vahşetlerle ilgili olarak Van Jandarma Sabit Alay Kumandanı Ali Cevad, Van Belediye Reisi Abdurrahman, mütekaidin-i askeriyye'den Vanlı Mülazim Recep ve Van komiserlerinden Komiser-i Sani Zübeyr tarafından tutulan zabıtlarda ve mezâlimden kurtulanların ifadelerinde "..... Ağçakala karyeli bir kadının ve ondan aldığı düğün tedârikâtını mustashiben (beraberinde ) yolda giderken Aspaşin Ermenileri tarafından hetk-i ırzı irtikâb ve eşyası da Havasor nâhiyesi komitesine aşırıldığı tahkîkât-ı amîkada renk vermişdi...", "....Târîh-i harb olan [1]330 senesi kânûnlarında Gevaşın Pelli karyesindeki sekiz kişilik jandarma karakolu, kâmilen katl olundular....", "....[1]331 senesi Mart'ı zarfında harbde hastalanarak memleketlerine gönderilmekde olan Diyarbekirli Bişar Çeto'nun mücâhidlerinden olup merkez-i vilayete bir sâ‘at mesâfede Yedikilise nâm Ermeni mü’essesesine misâfir edilmiş yedi kişi kâmilen katl ve maktûllerin bir kaçının na‘şlarının ve kâtillerden bir-ikisinin elde edilerek mehâkim-i adliyyeye teslîm edildikleri...", "....Dir nâhiyesinde salhâne şekline koyulan bir karyede mükellefe bir kızcağızın hetk-i ırzı irtikâb ve sonradan iki emcikleri kesilerek cân-hırâş bir hâlde bırakıldığı ve o havâlîde nice sıbyânın boğazlanmış oldukları..." gibi hususların yer aldığı hakkında Massacre perpetrated by the Russians against Muslim population in Van According to a report drawn up and signed by the commander of the stationed Gendarmerie regiment Ali Cevad the mayor Abdurrahman, the retired army officer Lieutenant Recep and the deputy superintendant of police of Van, Zübeyr and the testimonies of those who escaped the atrocities "a woman from the village of Ağçakale while returning home after she had bought some necessary articles for a wedding was assaulted by Armenian from Aspashin, raped and her effects seized and handed over to the Armenian committe of the subdistrict of Havasor; this incident has been ascertained after thorough investigations _"on he date of 1330 during the months of december and january, 1331 in this year of war, the Armenians made an attack on the gendarmery outpost of the village Peli, attached to Gevaş and killed the whole guards of eight persons stationed there _"; in march of the year 1331 seven combatants fighting under the command of Bişar Çeto from Diyarbekir while going home on sick leave, were received as guests at Yedikilise, an Armenian establishment at a distance of one hour of walking from the administrative center of the provinces’ capital and were all of them assassinated and some of their bodies were found and together with two of the murderer apprehended, were handed over to the court of justice _" In a village of the subdistrict of Dir turned into slaughterhouse, a young girl in her attire was violated and her nipples cut off, she was uttering a soul rending cries and many little children in the neigborhood, were also massacred with their throats slit _ 2 Ş. 1334 (4. VI. 1916) Bâb-ı Âlî Dâhiliye Nezâreti Emniyyet-i Umûmiyye Müdîriyeti Şu‘be: 2 Van Vilâyeti'nin 22 Mayıs sene [1]332 târîhli tahrîrâtı sûretidir. 15 Mayıs sene [1]332 târîhli şifreli telgrafnâmeleri mûcebince bu kerre de icrâ kılınan tahkîkât ve ifâdâtı mutazammın zabıt varakası leffen pîşgâh-ı sâmî-i nezâret-penâhîlerine takdîm kılınmağın ol bâbda. Bâb-ı Âlî Dâhiliye Nezâreti Sûret Emniyyet-i Umûmiyye Müdîriyeti Zâhiren âşık-ı hürriyyet, ma‘nen harîs-i istiklâliyyet sahnelerinde senelerden beri Memâlik-i Osmaniyye'nin nukât-ı adîdesinde nice bin ma‘sûmun hûn-ı nâhaklarını irtikâb sûretiyle icrâ-yı şekâvet eyleyen Ermeniler vaktâki Meşrûtiyyet neşr ve i‘lân olundu; vâdî-i firârda, cebellerde mârrîn [ü] âbirîni katle me’mûr olanların hâmil oldukları esliha-i mücehhezeleriyle alenen merkezlere saldırıldılar. Sanki iki komşu beyninde vukû‘a gelmiş eşya-yı hasîsenin zarâr u ziyânları mesâ’ili misillü “Es-sulhu seyyidü'l-ahkâm” medlûlünce yapdıkları bütün fenâlıklar iyilik mukâbilinde görülüp muhît-i vilâyetdeki Müslim nezdinde uhuvvet-i ebediyye hemen tabakât-ı âliyyeyi buldu. Müsâdemâtda maktûl düşen şakîlerin hâneleri ve kabirleri askerî bandolarıyla ta‘ziye olundular. Müslümanların ehl-i servetleri, olanca nükûdunu Ermeni esnâfın eteklerine dökmekle a‘lâ-yı sermâyelerini takviye etdiler. Makori (?) nâhiyesi eşrâfından Necib Ağa'nın ve Kör Hüseyin Paşa'nın ve buna mümâsil birçoklarının mu‘âvenetleri ve iki bin lira peşînâtı verilip Vanlı Serkis nezâretiyle tüccârdan Vanlı Siirdlizâde Ârif Efendi'nin elektrik fabrikasının i‘lân-ı harb ilcâsıyla Iğdır'dan i‘âde olunmak gibi memleketin i‘tilâsı azmindeki fedâkârlıklar dahi bir emr-i müberhendir. Gerçi bu meveddetin temâdî edeceği, Ermeni fesedesini iyiden iyiye safahât-ı te’emmüle daldırdığı nev‘an-mâ rû-nümâ idi. Gerek bu meveddetin, gerekse kendilerindeki mümâşâtın ta‘lîli ile efkâr-ı mazmûrelerini ileri sürmek sevdâkârlıklarını okudan ve fakat bu plan içinde siyâsî oyunlarını düşünen İngilizlerin bakstonları ve Moskofların müfsidleri de geldiler. İran'dan tahrîk etdirdikleri bir kaç Kürd haydûdlarına Âdilcevaz kazâsı dâhilinde dört kişi, dilenci Ermeniyi katletdirmekle harekât-ı bâğiyânelerini i‘âde ve icrâya ve hükûmeti mu’âhezeye ve iddi‘âya kalkışdılar. Bunu müte‘âkib Gevaş mu‘allimlerinden olup mücerred bu pürûzelerinde muhâlifü'r-re’y bulunmasından nâşî Rafayil'i de emsâli misillü tepelediler. Bi'n-netîce ca‘lî dostluklarını fi‘l-i şekâvetlerde alkışladılar. Vukû‘âta ber-vech-i zîr başladılar. Ağçakala karyeli bir kadının ve ondan aldığı düğün tedârikâtını mustashiben yolda giderken Aspaşin Ermenileri tarafından hetk-i ırzı irtikâb ve eşyası da Havasor nâhiyesi komitesine aşırıldığı tahkîkât-ı amîkada renk vermişdi. Yek-diğeri seneler beyninde ta‘kîb etmek üzere Karçikan hânedânından olup bilâ-cins-mezheb dest-i mu‘âveneti dirîğ etmeyen Hacı Musa Bey a‘şâr iltizâmından dolayı hükûmet konağından ma‘sûmen kendi karyesine gitmekde iken Ermenilerin Kendivi karyesinde ve Karkarlı Hacı Yusuf Ağa yedi ortağıyla mültezimi bulunduğu köyleri cibâyet üzere iken karyenin birinde yapılan bir siper önünde da‘vet edilip ortaklarıyla berâber itlâf ve alay-ı süvârîden ramazânda on beş gün me’zûn Hayranlı Mehmed Çavuş, Aht dağında kafası taş ile ezilmek ve Haleb tâcirlerinin Saray kazâsından götürdükleri sürülerin avdet etdirilen üç kişi çobanları Havasor nâhiyesinin Kirs karyesinde ve Esbişad karyesinden yolcu yedi kişiyi Kozluca karyesinde ve Çobanoğlu'nun İmâmı Abdullah Efendi yolda ve Muradiyeli Kâmil Çavuş Tasmalıyokuşu'nda, Karçikan hânedânından Cafer Bey Van'ın Derebey mahallesinden geçirilen cadde üzerinde, Pakis [Paksi] karyeli İsmâil merkez-i vilâyete on dakîkalık mesâfede, Kalacık karyesinin çiftçileri tarafından ve Zivistanlı İsmâil Bey Van'a gelirken Keşişoğlu karyesi kurbunda, Norduz Mal Müdîri Tevfik Efendi ve refâkatindeki bir jandarma neferi ve Van Müftîsi Şeyh Mehmed Sıddık Efendi me’mûren bulunduğu sırada Havasor'da katledilmek gibi harekât-ı bâğıyye-i sâbite te’vîl götürür mesâ’ilden değildir. Târîh-i harb olan [1]330 senesi kânûnlarında Gevaş'ın Pelli karyesindeki sekiz kişilik jandarma karakolu kâmilen katlolundular. Vezâ’if-i askeriyyeye iştirâk edip ahîren merkez-i kazâya giden Gevaş Nâ’ibi İsmâil Hakkı Efendi merkez-i kazâya bir çeyrek mesâfedeki Atlan karyesinde katl ve na‘ş-ı ma‘sûmu ihtifâ ve berâberindeki jandarma neferi Sayyad'ın na‘şını da karye-i mezkûreliler kendi arabalarıyla alenen Hükûmetin pîşgâhına götürdükleri pek vâzıh ef‘âl-i cinâ’iyyedendir. Bu mes’elenin tahkîkâtına me’mûren giden Komiser Zübeyr ve rüfekâsı efendiler maddenin şâhid-i âdilleridir. [1]331 senesi Mart'ı zarfında harbde hastalanarak memleketlerine gönderilmekde olan Diyarbekirli Bişar Çeto'nun mücâhidlerinden olup merkez-i vilâyete bir sâ‘at mesâfede Yedikilise nâm Ermeni mü’essesesine misâfir edilmiş yedi kişi kâmilen katl ve maktûllerin bir kaçının na‘şlarının ve kâtillerinden birikisinin elde edilerek mehâkim-i adliyyeye teslîm edildikleri inkâr edilecek mesâ’ilden değildir. Van Komiserlerinden Komiser-i Sânî Zübeyr Mütekâ‘idîn-i Askeriyyeden Vanlı Mülâzım Receb Van Belediye Re’îsi Abdurrahman Van Jandarma Sâbit Alay Kumandanı Ali Cevad Rusların Saray kazâsı merkezine ilk duhûllerinde iki yüz nüfûsu câmi‘ Köprüköyü karyesi Ermeni çeteleri tarafından basılarak ahâlîsinden erkek ve kadın ve çocuklar tamamen katl ve karye bi't-tamam tu‘ma-i nehb ve ihrâk olunduğu Nâhiye Müdîr Vekîli Polis Mehmed Hulusi Efendi tarafından müşâhede kılındığı ve Erzurumdan aksar-ı tarîk maksadıyla berây-ı tebdîl-i hevâ memleketlerine gelirken Karakeşiş karyesinden kayık ile Van Gölü'nden geçerek İririn karyesine çıkan efrâddan bir çoğunun na‘şlarının dalgaların çalkantılarıyla deniz kumluklarına çıkarıldıklarını görenler de oldu. Yolların Ermeniler tarafından seddedildiğine binâ’en tahkîkâta gidilemedi. Çünki birçok merkezlerin hutût-ı telgrafiyyeleri kat‘ edilmişdi. Hatta Şatak kazâsı, Ermeniler tarafından bir nev‘ abluka olunmuşdu. Diyarbekir'den gelen Hamid Ağa mücâhidleri, Van'a üç sâ‘at mesâfede vâki‘ Engil ve Atlan karyeleri arasında yapılan siperler geçirilmeğe âdetâ müsâ‘ade istihsâli zımnında Van komite rü’esâsından Rusyalı Viremyan ile Meb‘ûs Münib Efendi me‘mûren giderek oradan ser-hadde geçirebilmişlerdi ki, bunlar alenî isyân netîcesi idi. Komiser-i Sânî Mütekâ‘idîn-i Askeriyyeden Vanlı Mülâzım Van Belediye Re’îsi Van Jandarma Sâbit Alay Kumandanı Rusyalıların Van muhîtini istîlâdan ve bir aralık ric‘atlerini ta‘kîb esnâsında görülen mezâlim ve fecâyi‘, kavânîn-i insâniyye ve kavâ‘id-i beşeriyye karşısında tebriye edilemeyecek sûretlerdedir. Tüyler ürperten vahşetleri senelerce ta‘dâd edilse tükenir şeylerden değildir. Dir nâhiyesinde salhâne şekline koyulan bir karyede mükellefe bir kızcağızın hetk-i ırzı irtikâb ve sonradan iki emcikleri kesilerek cân-hırâş bir hâlde bırakıldığı ve o havâlîde nice sıbyânın boğazlanmış olduklarını görenler pek çokdur. Bunun kısm-ı küllîsinin nâkil ve şâhidi olup, o havâlîde ta‘kîbâtda bulunan Baçerge(?) Hudûd Yüzbaşısı Hâlid Efendi'nin huzûrumuzda alınan ifâdât-ı muhlifesiyle sâbitdir. Vanlı Komiser-i Sânî Mütekâ‘idîn-i Askeriyyeden Vanlı Mülâzım Van Belediye Re’îsi Van Jandarma Sâbit Alay Kumandanı Rusların Van muhîtini istîlâdan ve Saray kazâsına çekildikleri ve oradan tekrâr kuvve-i Osmaniyye'yi ric‘at etdirdikleri, üç-beş gün bir müddet içinde ve bu kargaşalıkda tesâdüf edilebilen ve kavânîn-i düveliyye ve kavâ‘id-i harbiyyeye muhâlif görünenlerden olup kâ’inât-ı vukû‘âtda hiç bir târîh-i beşeriyyetin de neşretmediği ve böyle zâlim bir ellerin halkedilmiş olduğu da işidilmediği işlerden birisi de, yolcu ve fukarânın mahall-i melce’ ve ma‘îşetleri ve esnâ-yı şitâda can kurtarıcı mü’essesât-ı meşhûreden Gevaş'da Hacıhanı, Ağdad, Perkuri, Zive ve Hacızive, Pirkal, Mîrhasanveli ve Müküs'de Arvas, Şatak kazâsında Kurandeşt, Van'da Vanzivesi, Monlakâsım, Van'da Hindibaba, Şeyhabdurrahmangâzi, Şeyhgazalî, Gevar kazâsında Alilan, Yaplan, hikâyesinde Şeyhhamidpaşa tekye ve mü’esseseleri ve birçok me‘âbid ve mesâcid bi'l-külliyye bombalarla atılmış ve bir kısmı kasden hedmedilmiş olduğu[nu] o havâlîde bulundurulan kuvve-i seferiyyenin bir çoğu da görmüşdür. Hele milyonlar sarfedilerek Amerika erbâb-ı hayrâtı taraflarından Van merkezinde vücûda getirilmiş ve yüzlerce yetîmlerin melce’ ve hayatı ve bî-kes fukarânın meccânen mahall-i tedâvîleri ve insâniyyet-i mücesseme menşe’i bulunan büyük bir mü’essesenin ma‘an baykuş vîrânesine döndürülmüş ve kocaman bir vilâyetde şenlikden eser bırakılmamış olduğu gayr-ı münker cinâyetlerden olmadığını gören Yüzbaşı Hâlid ve birçok zâbitân ve kazâ-i mezkûr halkından o havâlîye askerle gidenlerin ifâde-i muhlifelerinden anlaşılmışdır. Vanlı Komiser-i Sânî Mütekâ‘idîn-i Askeriyyeden Vanlı Mülâzım Van Belediye Re’îsi Van Jandarma Sâbit Alay Kumandanı Kavâ‘id-i düveliyyede istîlâ edilen bilâd sekenesinin ta‘arruzdan masûn olduklarını bilenlerden ve gerekse zevceleri harbde şehîd düşenlerden ve mahremsiz â’ilelerden olsun ve gerek hasta ve gerekse yürümeğe kudretleri olamayanlardan ve Van'da kalanlardan olup kuvve-i askeriyyenin duhûlünde kurtulanlardan Hâtuniye mahalleli Mirac oğlu Süvari Çavuşu Osman'ın zevcesi Nigar'ın muhlifen alınan ifadesinde: «Van'ın tahliye gecesi komşularıyla yola çıkmış Kurubaş karyesi kurbünde askere ulaşmış ise de biri on yaşında kerîmesi Refika ve on iki yaşlarında oğlu Kemal ve altı yaşlarında Celâl ve beş yaşlarında kerîmesi Şefika, bir buçuk yaşlarında Cemil ismindeki çocuklarının yürümeğe gayr-i muktedir olmalarına ve bunları sevkedecek vesâ’itin bulunamamasına binâ’en karye-i mezkûreyi geçememiş ve silâh, top seslerinin de ihâfesinden korkarak sıkışıp yol üstünde kalmış olduğu bir sırada ve sabah oldukda karyeden bir cemm-i gafîr Ermeni etrâfa yayılmış ve bunlara tesâdüflerinde Ermenice "Bu kadının erkek çocuklarını getiriniz, öldürünüz" denildikde, Ermeni lisânına âşinâ bulunduğundan, bütün çocuklarıyla bir arada katledilmelerini istirhâm etmekle sinirlenmiş ve bu arsa-i cinâ’iyye-i mücâdelede uğraşırken Yedikilise mütevellîsi ve Van'ın esbak Sandık Emîni Rupen Efendi gelerek "Katletmeyiniz, merkeze gönderiniz" yollu tenbîhâtı üzerine Haçyoğan mahallesine götürdüler, bir hâneye bırakdılar. Hayli sâ‘at mürûrunda daha hayli â’ile getirildi, oradan da Amerika mü’essesesine sevkolunduk. Bir müddet adam başına birer somun verilirdi. Bir aralık da akşamları birer mikdâr yahni verildi. Verilen somunları yiyenlerin saçları dökülerek ve kanlı sular akarak ölür ve na‘şları da şişer idi. Beş çocuğumdan dördü bu yolda telef oldu. Amerika mü’essesesine Rusların topladığı zükûr, inâs tahmînen sekiz bini mütecâviz görünüyordu. Bunlar bahçelerde ve mü’essesenin dâhil ve hâricinde bulundurulmuyordu. Orada iki ay kaldık. O kadar nüfûs bu müddet içinde yedikleri somunlardan telef oldular, bunlardan yüz elli kadar[ı] ancak kurtuldu. Oradan bizi Hacı Ziya Bey'in hânesine doldurdular. Gerek evvelce bulunduğumuz mü’essesede ve gerekse bu hânede edeb-i beşer hâricinde yapılmadık şenâ‘at kalmadı. İhtiyâre kadınlara ale'l-inâd fi‘l-i zinâ icrâ olundu. Yedi yaşından yukarı erkek çocuklara varınca, Ermeni gençlerinin tecâvüzât-ı kesîrelerinden telef oldular. Bulunduğumuz müddet içindeki geceler, Kazaklar gelir beğendikleri kız ve kadınları götürür, sabahleyin bazılarını getirirlerdi. Gündüzleri de Kazaklar ve Ermeniler içeriye girer gözü tuttuklarını götürürlerdi ve çok vakitlerde o kadar şenlik içinde alenen fi‘l-i şenî‘ yapıldı. Beğenmedikleri kadınların da yüzlerine tükürmekle ta‘zîb ederlerdi. Bizi dışarı çıkarır vefât eden cenâzelerin ırzına muvâcehemizde taş ile kazık çakar, sonra da kuyulara doldururlardı ve "Sizi de böyle yapacağız" derlerdi. Hatta muhâsebe ketebesinden Hoca Hüseyin Efendi'nin kerîmesine ve Yoğurtcu Oğullarından Kumru'ya ve benim tanıyamadığım on beşden ziyâde nisvâna vâki‘ olan şenî‘-i kesîreden dolayı terk-i hayat etdiler. Rusların ve birlikde Ermenilerin yapdıklarını ta‘dâd etmek, mûcib-i âr ve hayâ ve en ednâ vicdânları titretecek şeylerden olmağla bu kadarla iktifâ ve medeniyyet hâmîleri olduklarını bildiğimiz ve işitdiğimiz bunların bu hâline binlerce la‘net okur âlem-i medeniyyet nâmına iddi‘â ediyorum.» diye huzûrumuzda bast-ı makâl eylemişdir. Vanlı Komiser-i Sânî Mütekâ‘idîn-i Askeriyyeden Vanlı Mülâzım Van Belediye Re’îsi Van Jandarma Sâbit Alay Kumandanı Van'dan esâretden kurtarılan Van'ın Norşın mahalleli Kadik oğlu Hüseyin Efendi'nin zevcesi Zeliha Hanım'ın huzûrumuzda muhlifen alınan ifâdesinde; «Şamram mahallesinde bir hânede muhtefî bulunduğumuz gece Ermeniler "korkmayın!" diye dellâl çağırdılar. "Yalandır, inanmayalım" diye zevcim Hüseyin Efendi'ye ve komşularıma söyledimse de ısğâ etmediler. Sabahleyin yirmi yaşında Âgah ve on beş yaşlarında Ahmed ile on sekiz yaşlarında Veysi isminde dâmâdımla zevcim kendilerini kurtarmak için dışarıya atıldılar. Nerede itlâf olunduklarını göremedim. Onu müte‘âkib "Teslîm olunuz!" dediler. Otuz kadar saklanan zükûr ve inâsı dışarı bahçeye çıkardılar. Bunların içinden ebeveynini gâ’ib eden on yaşlarında ve Bilâl isminde bir çocukla, ismlerini bilemediğim aynı esnânda diğer üç çocuğun muvâcehemizde rovelverle öldürdüler. Maksad-ı asılları erkek öldürmek, kadınların gençlerini götürmek olduğu ilk hatvede anlaşılıyordu. Bizi oradan Amerika mü’essesesine götürdüler. Erkek çocukları seçmek ve gizlenenleri bulmak için de hizmet nâmıyla istenildiler. Ebeveyni öldürülen bir çocuğun te’mîn-i hayatı zımnında dışarı verildi. Çocuk, mü’essesenin bir tarafına götürüldü. Berây-ı ta‘zîb arkadan kesilirken bağırtısını işiden Rus zâbitleri nasılsa çocuğu kurtardılar. Mü’essesedeki hastahâneye götürdüler, ne olduğu anlaşılamadı. Bizi oraya götürürken soydular. Nemiz varsa aldılar; hemen uryân denecek bir hâle getirdiler. Mü’essesede tahmînen sekiz bin nüfûs Müslim ahâlî göründü. Bir aralık birer somun ve bir aralık da yahni verdiler. Fakat bunları yiyenlerden kanlı sular akarak iki ay zarfında telef oldular. Yüz elli kadar kalanların mu’ahharan Hacı Ziya Bey'in hânesine götürdüler. Bizim asker geldi, bizi kurtardılar.» demekle ve esîr-i harb olup, kalanların mal ve ırzları her türlü ta‘arruzdan masûn olacaklarına emniyyet etdiğimizin aksine çıkan bu fecâyi‘a la‘net okuyarak ve kemâl-i te’essürle ifâdesine hâtime verdi. Komiser-i Sânî Vanlı Mütekâ‘idîn-i Askeriyyeden Vanlı Mülâzım Van Belediye Re’îsi Van Jandarma Sâbit Alay Kumandanı Esâretten kurtulup gelenlerden Van'ın Topçuoğlu mahalleli(?) esnâfın dan Ali oğlu Reşid'in muhlifen ve huzûran alınan ifâdesinde; «Van'dan ilk çıkışımızda Hoşab kazâsına gitdik. Fikrimiz oradan Siird'e geçmek idi. O civârda bir nev‘ mahşer ve yâhûd Tufan-ı Nûh olmuşcasına kazâ ve nevâhî halkı karınca misillü kaynıyordu. Tahmînim seksen bin nüfûsa karîb bulunuyordular. Halil Bey'in fırkası da, Şahmanis karyesinde çayın köprüsünden geçiyordu. Bunların nihâyeti gelinceye kadar Ruslar ulaşdılar, ahâlînin önünü aldılar. Analarının kucaklarından çocukları alıp suya fırlatdılar. Âlem-i insâniyyet ve medeniyyetin kabûl edemeyeceği derecelerde kemâl-i dehşetle o kadar nüfûsu kama ve kılınçlarıyla doğradılar. Kâffesinin lâşelerini suya doldurdular. Bunlardan ancak iki bin kadar bir nüfûs kaldı. Nasılsa bunları da bizler dâhil olduğumuz hâlde tekrâr Hoşab'a getirdiler. Lisâna getirilmesi mûcib-i âr ve hayâ ve beşeriyyetin kabûl etmeyeceği fenâlıklarda bulundular. İki ay kadar kaldık. Gecenin birinde üzerimizde kalan muhâfızların çekildikleri görüldü. Osmanlı askerinin Van'a girdikleri anlaşıldıkda hemen oradan Van'a gitdik, askerle birleşdik. Askerimiz oradan tekrâr geriye çekildi. Gerek bizler ve gerekse nerede kaldıklarını sormadım; hayli aşîret halkı ile askerin peşine yürüdük. Van alınmışdır diye Bitlis ve Diyarbekir havâlîsinden ve Karçikan kazâsı müntehâsında barınan hayli Van ahâlîsi ve köylüleri de Van'a bir sâ‘at mesâfedeki Edremid karyesine Van'ın yukarısındaki Engil ve Atlan karyelerine kadar ulaşmışlardı. Min-haysi'l-mecmû‘ bu nüfûs dahi on beş bin kadar var idi. Rusların bu noktadaki baskınlarından, gerek bu ahâlî ve gerekse aldıkları iki bini mütecâviz asker esîrleri mitralyöz ve şarapnel mermiyâtıyla ve pek bir cüz’î zamanda imhâ olundular. Bu muhârebede ancak bin kadar bir nüfûsla kurtulduk.» diye ağlamağla ve âlem-i vahşetde evlâdının ziyâ‘larından bahsle ve medeniyyet hilâfında yapılan şu hakâretlere kemâl-i nefret ve la‘netle sözüne hâtime verdi. Vanlı Komiser-i Sânî Mütekâ‘idîn-i Askeriyyeden Vanlı Mülâzım Van Belediye Re’îsi Van Jandarma Sâbit Alay Kumandanı BOA. HR. SYS. 2872/2, Belge no: 56-62 orjinal belge resimleri : (IMG:http://img381.imageshack.us/img381/4121/resim15ax.th.jpg) (IMG:http://img381.imageshack.us/img381/7471/resim27qd.th.jpg) (IMG:http://img381.imageshack.us/img381/7278/resim33kz.th.jpg) IMG:http://img381.imageshack.us/img381/5408/resim45ld.th.jpg) |
|
![]() |
![]() |
#2 | |||||||||
![]() Seviye: 1 [ ![]() Canlılık: 0 / 0
Rep Puanı :
Rep Gücü :
İtibar :
|
![]()
4 –
ERMENİ VE RUSLARIN YAPTIKLARI SOYKIRIM Ermeni çeteleri ve Rusların Müslüman halka ırza tecavüz, ihtiyar ve çocukları hanelere doldurup yakma, cami ve türbeleri harab edip tahkir etme, cesetleri parçalayarak ateşte pişirip sağ olanlara yemeleri için zorlama gibi birtakım mezâlim uyguladıklarına dair Diyarbakır ve Trabzon vilayetlerinden gönderilen yazılar. Massacre and atrocities perpetrated by Armenians and Russians According to writings sent from the provinces of Diyarbekir and Trabzon Armenians bandits and Russians assaulted muslim population, raped women, crammed in houses old people and small children and then burned them, profaned and destroyed mosques and saints’ sepulchres, grilled corpses cut into pieces and then forced the survivors to eat them. 3 Ş. 1334 (5. VI. 1916) Bâb-ı Âlî Dâhiliye Nezâreti Emniyyet-i Umûmiyye Müdîriyeti Diyarbekir Vilâyeti'nin fî 21 Mayıs sene [1]332 târîhli telgrafnâmesi sûretidir. Mültecîlerden Karakilise'nin Girekol karyesi Muhtârı Nezir bin Esad ve Poti karyeli Mehmed bin Hacı Ağa, Varto kazâsının Veliköy karyesinden Van'da bulunan Mehmed bin Bay Mirza'nın, Dirik kazâsı Mahkeme Re’îsi Abdülmecid, Müstantık Kemal, Jandarma Kumandanı Mülâzım Sabri ve Polis Me’mûru Mustafa efendiler ma‘rifetleriyle ma‘a't-tahlîf alınan ifâdelerinden istîlâya ma‘rûz ve İslâmlarla meskûn kurâ ve kasabâtda Rusların Ermeni çeteleriyle birlikde genç kadın ve kızlara tahammül-güdâz işkencelerle alenen fi‘l-i şenî‘ icrâ ve beğendiklerini alıp sevketdikleri ve kaçıp kurtulabilen binlerce ihtiyâr ve çocukları, diri diri hânelere doldurularak ihrâk ve câmi‘ ve türbeleri harâb ve tahkîr ve bir takım İslâmların cesedlerini parçalayarak ateşde pişirip sağ olanların önüne atarak ekletmelerini icbârla telezzüz ve daha kaleme alınması mümkin olmayan envâ‘-i fecâyi‘ vahşeti irtikâb etdiklerini görüp işitdiğini mübeyyin ifâde-i mazbûtaları irsâl kılındığı Dirik Kâ’im-i makâmlığı'ndan iş‘âr kılınmağla evrâkların vürûdunda derhâl takdîm kılınacağı ma‘rûzdur. Bâb-ı Âlî Dâhiliye Nezâreti Emniyyet-i Umûmiyye Müdîriyeti 85 numaralı tezkireye melfûfdur. Sûret Of kazâsının Savan karyesinden olup düşmanın istîlâsından sonra bir takrîble kaçarak buraya gelen Şehbâz oğlu on beş yaşlarında Mustafa bin Mehmed, ber-vech-i âtî ifâdede bulunmuşdur: «Bundan bir ay evvel askerimizin ric‘ati üzerine köyümüze giren düşman askeri etrâfı keşf ve tarassud ederek askerimizin adem-i mevcûdiyetine istihsâl-i kanâ‘at etdikden sonra, kemâl-i dikkat ve ihtimâm ile hânelerimizi, erkek ve kadınlarımızın üzerleri bi't-taharrî nukûd, ziynet-i inâs-ı beytiyye ve'l-hâsıl emvâl-i menkûle nâmına buldukları ve ele geçirdikleri eşyanın kâffesini ahz ve zabteylediler. Bu mu‘âmeleyi bitirenden sonra benim gibi birden bire çıkamayıp da geride kalan kadınlarımıza ta‘arruz ve tecâvüze başladılar. Karyemizden Şah Ali oğlu Mehmed'in zevcesi Nazlı'ya, Altun oğlu Hamdi'nin zevcesi Fâtıma Hûriye ve Şehbaz oğlu İsmâil'in zevcesi Âişe ve Astavel oğlu Hüseyin'in kızı Emine ve Molla Ali oğlu Ali'nin zevcesi Sâliha'ya şahısları ve tavr-ı vaz‘iyyetlerinden Ermeni olduklarını anladığımız efrâd tarafından vâki‘ olan tecâvüz ve icrâ edilen fi‘l-i şenî‘in bi'z-zât şâhidiyim. Ben köyden bir hafta çıkamadım. Düşman askerinin vahşiyâne tecâvüzâtı ve gasb ü müsâdere mu‘âmelâtı üç gün kadar devam eyledi. Bundan sonra zükûr ve inâs büyük ve küçük herkes Rize'ye doğru sevketmek üzere iken dört nüfûsdan ibâret olan â’ilem efrâdıyla bir gece köyden kaçmağa muvaffak olarak buraya geldim.» diyerek beyânâtına nihâyet vermekle ifâdesi bi'l-kırâ’e kendisiyle tarafımızdan imzâ edildi. Fî 23 Mayıs sene [1]332 BOA. HR. SYS. 2872/4, Belge no: 3,4 orjinal belge resimleri : (IMG:http://img444.imageshack.us/img444/5099/resim18mi.th.jpg) (IMG:http://img525.imageshack.us/img525/3491/resim23zd.th.jpg) |
|||||||||
![]() |
![]() |
#3 | |||||||||
![]() Seviye: 1 [ ![]() Canlılık: 0 / 0
Rep Puanı :
Rep Gücü :
İtibar :
|
![]()
eline saglık paylasım ıcın..
|
|||||||||
![]() |
![]() |
Etiketler |
arsiv, belgeleriyle, ermeni, osmanli, sorunu |
|
|